Evlenme tarihinden itibaren 1 yıllık süre geçmişse, ayrılık süresinin bitmesi beklenmeksizin anlaşmalı boşanma davası açılabilir.
Aleyhine başvurulacak hiçbir kanun yolu kalmayan karara kesinleşmiş karar denir. Boşanma veya ayrılık davanıza bakan mahkemenin verdiği ayrılık kararı kesin bir karar değildir. Bu kararın kesinleşmesi için ya temyiz süresinin temyiz olunmaksızın geçmesi ya da temyiz edilen kararın Yargıtay'ca onanması gerekir. Ancak, davadan feragat söz konusuysa, davanın kesinleşme tarihi feragat tarihidir. Mahkeme tarafından takdir edilecek ayrılık süresi de işte bu kesinleşme tarihinden itibaren başlar.
Eşler arasındaki sadakat yükümlülüğü ayrılık sürecinde de geçerlidir. Dilerseniz zina sebebine dayanarak ayrılık süresinin bitmesini beklemeden yeni bir boşanma davası açabilirsiniz.
Ayrılık kararı mevcut olsa da yeni olayların meydana gelmesi halinde ayrılık süresinin bitmesini beklemeden her zaman boşanma davası açabilirsiniz.
Boşanma kararları gibi ayrılık kararları da temyiz edilebilir kararlardır, 15 günlük temyiz süresi içerisinde temyiz edebilirsiniz.
Ayrılık süresi en az bir yıl en çok üç yıldır. Bu sınırlar
dahilinde olmak üzere süre hakim tarafından takdir edilecektir. Ayrılık süresi
ayrılık kararının kesinleştiği tarihten itibaren başlayacaktır.
Eğer dava ayrılık davası ise hakim boşanmaya karar veremez.
Boşanma sebepleri gerçekleşmişse dilerseniz yalnızca
ayrılığa ilişkin dava açabilirsiniz.
Açılan bir davada davacı aslında boşanma davası açmakta
haklı ise (örneğin davalı eşi ona hakaret ettiyse) fakat mahkemece tarafların
barışma ve evliliklerini devam ettirme ihtimali olduğu kanaatine varılırsa bu
durumda ayrılık kararı verilir.
Mahkemece ayrılık kararı verilebilmesi için;
- Ayrılığa veya boşanmaya ilişkin açılmış bir dava olmalıdır.
- Boşanma sebepleri gerçekleşmelidir.
- Ortak hayatın yeniden kurulması olasılığı bulunmalıdır.